Su renksiz ve saydam ve bir sıvıdır. Ancak beyaz renkteki bir küvete
veya havuza doldurulan suyun aldığı renkten de görüldüğü gibi, kalın
tabakalar halinde yeşil-mavi bir renk alır.
Denizin mavi renginin
sebebi, gökyüzünün renginin mavi olmasıyla aynıdır ama sanıldığı gibi
gökyüzünün maviliğini yansıttığı için deniz mavi renkte görülmez.
Aslında atmosferde mevcut, azot, oksijen, karbondioksit gibi bütün
gazlar deniz suyunda da bol miktarda bulunurlar.
Deniz suyunun
rengi su moleküllerinin ışığı emiş ve yansıtış özelliklerine bağlıdır.
Beyaz ışık dediğimiz güneş ışığında bütün renkler vardır. Deniz suyu
molekülleri aynen atmosferde olduğu gibi, bu ışığın dağılımındaki
kırmızı tarafındakileri emerler, mor tarafındakileri yansıtırlar. Deniz
de bu nedenle mavi renkte görünür.
Ne var ki denizin rengi her
yerde aynı değildir. Çeşitli yerlerde parlak mavi, koyu mavi, yeşil,
turkuvaz hatta kırmızımsı renkler alır. Bu farklılıkları suyun
sıcaklığı, derinliği, içinde yaşayan canlılar, dip tabiatı, tuz oranı
gibi etkenler yaratırlar. Burada güneş ışığının atmosferde, bulutlarda
tutulan miktarı da önemlidir.
Güneş ışığının neredeyse yarısı
suyun bir metre derinliğinde soğurulmuş olur. On bir metreye
varıldığında ise sadece onda birinin bu derinliğe ulaşabildiği görülür.
500 metreden sonra sadece fosforlu organizmaların biraz aydınlattıkları,
mutlak karanlık hüküm sürer. Bu nedenle denizin renginde derinlik de
önemli bir faktördür.
Karadaki yaşam gibi denizdeki yaşam da
yeşil bitkilerin fotosentez yapabilmelerine bağlıdır. Bu enerjiyi güneş
ışığı sağlar, dolayısıyla güneş ışığı denizdeki bitkilerin dağılımında
belirleyici rol oynar.
Karaların kenarlarında yer alan az
eğilimli kıta.sahanlığı bir bakıma karaların uzantısıdır. Bu bölge kara
kökenli bitkilerin yığılma alanıdır. Bu bitkiler su içinde bile olsalar
klorofil üretirler. Klorofil de en çok kırmızı ve maviyi emerken yeşil
rengi yansıtır. Bu nedenle denizde derin yerler daha koyu mavi iken
kıyıya yaklaştıkça renk biraz yeşile dönüşür.
Deniz suyunun rengi
ve berraklığı ısıdan da etkilenir. Genel kanının aksine sıcak sularda
hayat daha azdır. Soğuk sularda yaşam için önemli olan oksijen ve
karbondioksit gazları daha fazladır. Su molekülleri de soğuk suda daha
yavaş hareket ettiklerinden bu gazların suyun içinde çözülmüş olarak
daha rahat kalmalarını sağlarlar.
Çürüyen bitkilerle birlikte
deniz altındaki gıda zincirini oluşturan fotoplankton denilen su altı
bitkileri ve zooplankton denilen küçük canlıların bol miktarda bulunması
sonucu soğuk suların daha karanlık ve kasvetli görünümü oluşur.
Sıcak
tropik sularda ise mercan kayalıkları sayılmazsa mikroskobik canlılar
hemen hiç yoktur. Su daha saf ve temizdir. Bunun için de daha berrak ve
mavi görünür. Tropik suların kıyılarının cam göbeği rengi ise dipteki
kum tabakasının sarı renginin, sıcak suların berrak mavi rengiyle
karışması sonucu oluşur.
Deniz suyu ortalama olarak bir
litresinde 35 gram tuz içerir. Kutup bölgeleri ve kapalı denizlerdeki
ırmak ağızlarının yakınları bir yana bırakılırsa bu oran dünya genelinde
büyük bir farklılık göstermez. Buna rağmen güneş ışığına bağlı olarak
buharlaşma nedeniyle sıcak denizler biraz daha tuzludurlar. Ancak bu
denizlerin daha mavi görünmelerinin ana sebebi tuz oranı değil sıcak
olmalarıdır.
Kızıl rengi, Kızıl denizde kırmızı renkli yosunlar,
Amerika'nın batı kıyılarında ise tek hücreli organizmalar yaratırlar.
Denizlerin renklerinde deniz kirliliği de önemli bir etkendir.
0 yorum:
Yorum Gönder